atlatmak

atlatmak
1. ГЪЭПКIЭН; (ыгъэпкIагъ/игъэпкIащ: atlattı; ЕГЪАПКIЭ: atlatıyor); ЕГЪЭПКIЭН; (ригъэпкIагъ/иригъэпкIащ: atlattı; РЕГЪАПКIЭ: atlatıyor); ГЪЭЛЪЭН; (ыгъэлъагъ/игъэлъащ: atlattı; ЕГЪАЛЪЭ: atlatıyor); ЕГЪЭЛЪЭН; (ригъэлъагъ/иригъэлъащ: atlattı; регъалъэ/ирегъалъэ: atlatıyor)
2.
1) (geçirmek, savuşturmak) БЛЭГЪЭКIЫН; (блигъэкIыгъ/блигъэкIащ: geçirdi; geçiştirdi); БЛЕГЪЭКI(ы): geçiriyor; geçiştiriyor); блэтIупщын/блэутIыпщын (блитIупщыгъ/ блиутIыпщащ; блетIупщы/блеутIыпщ)
2) (saptırmak) ДЭГЪЭХЫН
3.
1) (geçiştirmek, başından savmak) шъхьадэгъэун/щхьэдэгъэун
2) (saptırmak; geçiştirmek, savuşturmak) ДЭГЪЭХЫН (дигъэхыгъ/ дигъэхащ; ДЕГЪЭХ(ы); шъхьадэгъэун/щхьэдэгъэун (шъхьадигъэугъ/щхьэдигъэуащ; шъхьадегъэу/щхьэдегъэу); шъхьадегъэхын/щхьэдегъэхын (шъхьадигъэхыгъ/щхьэдигъэхащ; шъхьадегъэхы/ щхьэдегъэх)

Турецко-адыгский словарь. . 2007.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Смотреть что такое "atlatmak" в других словарях:

  • atlatmak — i 1) Atlama işini yaptırmak 2) Basında başka ilgililerden önce bir haberin yayımlanmasını sağlamak 3) mec. Kötü bir durumu geçiştirmek, savmak Bana sorarsanız işin en güç tarafını atlattık. T. Buğra 4) mec. Başından savmak Bu Kurul u atlatıncaya… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hafif atlatmak — kötü bir durumdan çok az bir zararla kurtulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaza atlatmak — kaza tehlikesi geçirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tehlike atlatmak — büyük zarar ve sıkıntılara yol açacak bir olayı savuşturmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ucuz atlatmak (veya kurtulmak) — zor veya tehlikeli durumdan az zararla sıyrılmak Bizim tekrar tekrar dinlemeyi sevdiğimiz bu fıkrayı anlatırken o hâlâ bu işten ucuz kurtulmuş olmasının heyecanını duyardı. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • vartayı atlatmak — tehlikeli bir durumdan kurtulmak Her türlü vartayı kazasız belasız atlatıp... A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deveye hendek atlatmak — birine yapılması çok zor, hemen hemen imkânsız olan işleri yaptırabilmek Görülüyor ki insanlara bir şeyi anlatmak deveye hendek atlatmaktan güçtür. S. Birsel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • atlatma — is. Atlatmak işi Birleşik Sözler atlatma haber …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • danışıklı dövüş — is. Başkalarını aldatmak veya atlatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış, şike …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deve — is., hay. b. Geviş getiren memelilerden, boynu uzun, sırtında bir veya iki hörgücü olan, yük taşımakta kullanılan hayvan (Camelus) Birleşik Sözler deveboynu deve dikeni deve dişi deve döşlü deveelması devegözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ekmek — 1. i, er 1) Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek 2) Toprağı ekip biçmek için kullanmak Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor. M. Ş. Esendal 3) e Serpmek Yemeğe biber ekmek. 4) mec. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri… …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»